Türkiye’de, yabancılara konut satışları 2018 eylül ayında inanılmaz bir oranda yükseldi. Bunun ardında iki neden vardı, bunlardan ilki yabancıların gayrimenkul alarak vatandaş olma imkanı olması bir diğeriyse konut fiyatlarının dolar bazında ucuz olmasıydı. Yabancılar Türkiye’de 1.000.000$’a gayrimenkul aldıkları takdirde, kendilerine ve birinci derecede aile fertlerine vatandaşlık alabiliyorlardı. En avantajlı tarafıysa, bir gayrimenkul almalarına gerek olmayışıydı. Birden fazla gayrimenkul alabilir, hepsini kiraya verebilir ve vatandaş olabilirlerdi. Meclise verilen soru önergesiyle, 2018-2021 döneminde 19.630 kişinin, gayrimenkul alarak vatandaş olduğu öğrenildi. Bu üç yıllık dönemde toplam 126.000 konutun yabancılar tarafından satın alındığını biliyoruz. Her yabancı, vatandaş olmak için konut almadığını tahmin edebiliriz. Öte yandan her vatandaş olanın da konut almadığını biliyoruz. Her vatandaşlık alan kişinin, kendisiyle beraber iki kişiye daha vatandaşlık kazandırdığını düşünürsek, 6.543 kişinin vatandaşlık almak için konut aldığını tahmin edebiliriz. Yabancılara satılan konut sayısında, kaç kişinin vatandaşlık aldığını ise tahmin etmemiz gerekiyor çünkü soru önergesi verilmedikçe bu bilgiyi öğrenebilme şansımız ne yazık ki bulunmuyor. O halde yabancılara satılan konut ile vatandaşlık sayısı ilişkisinde, her yabancıya satılan 6,4 konutun, bir vatandaşlığa isabet ettiğini tahmin edeceğiz.
Bu çıkarımı bozacak şeylerden birisi limitlerin değişmesi elbette. Eylül 2018’de 250.000$’a düşürülen alt limit, 13 Haziran 2022’de 450.000$’a yükseltildi. Yeni bir soru önergesi ile haziran 2022 sonrasındaki vatandaşlık sayısını öğrenince, bu merakımızı giderebiliriz.
Başka bir noktaya dikkat çekmek istiyorum. Yabancıların, Türkiye’de konut almasının arkasındaki tek sebep, vatandaşlık değildi elbette. Aşağıdaki grafikte, kırmız çizgiye bakalım. Eylül 2018’de Türkiye’de konut birim fiyatı 458$’a kadar gerilemişti. Türkiye’de uzun dönemdir 750$ olan birim fiyatların %38 gerilmesi ve üzerine bir de vatandaşlık, bu işin bonusu gibiydi. Bir konut yerine neredeyse iki konut alabilmek, en uzun süre olarak konutu aldıktan beş sene içinde bir konut parası kadar da dolar bazında kar etmek, hiç fena bir anlaşma değildi.
250.000$ bizim bütçemizle baktığımız zaman, bizlere pahalı gelse de Avrupa’da eli yüzü düzgün şehirlerde (İstanbul, Antalya, İzmir kategorisinde) bir konut fiyatı için ortalamaya yakın diyebiliriz. Ayrıca şuan o yatırımcılar 3 yılı tamamladıkları için konutlarını satıp, 500.000$ ve daha fazlasını alıp, o ülkelerde konut alabilirler değil mi?
Almanya Münih için konut fiyatlarına bakarsak, 2018'de 110 iken, 2022'de 150'ye kadar çıktığını görüyoruz ki o tarihten itibaren de yeniden iniş trendine girmiş durumda. Türkiye'de %100 kazanıp, Münih'te %36 pahalanmış bir piyasda zirve dönemde konut almak, yine de çok iyi bir alışveriş sayılacaktır.
Yapılan bir değişiklik de yabancıların konut edinerek, oturum almasına ilişkin oldu. Oturum ve vatandaşlık, Türkiye’de bolca karıştırılan iki kavram. Örneğin Avrupa’da konut alanlara verilebilen oturum izni var, ancak vatandaşlık yok. Avrupa’da herhangi bir ülkede vatandaş olabilmek için oturum süreçlerini, vatandaşlığa ilişkin süreçleri tamamlarsanız vatandaşlık alabilirsiniz ancak Türkiye’de uygulam biliyorsunuz doğrudan vatandaşlık vermek şeklinde gerçekleşiyor. Türkiye’de 75.000$’a konut aldığınız takdirde, oturum hakkı elde edebiliyordu yabancılar, ancak 16 Ekim 2023 tarihinde bu sınır 200.000$’a yükseltildi.
Dövizle bakıldığında konut fiyatlarının yüksek olması, ikamet bedelinin yükseltilmesi ile bakalım bundan sonra yabancıların vatandaşlık ve ikamet için konut alımları azalacak mı?