2024 yılı, Türkiye’de gayrimenkul piyasası açısından önemli değişimlerin ve hareketliliğin yaşandığı bir yıl oldu.
Son dönemde konut satışlarında gözlemlenen artış dikkat çekici. Kasım 2024 itibarıyla, önceki yılların Kasım ayı ortalamalarına göre %25'lik bir yükseliş yaşandı. Bu artışın nedenlerini anlamak için birkaç temel noktaya odaklanabiliriz:
Kira fiyatlarının artışı, konut fiyatlarındaki görece durağanlıkla kıyaslandığında daha hızlı gerçekleşiyor. Bunun temel nedeni, piyasadaki cari kira oranlarının yeni kiracılar üzerinde daha fazla etkili. Ancak, yüksek kredi faiz oranları, birçok kişinin konut satın alma hayalini ertelemesine yol açıyor. Örneğin, 3 milyon liralık bir kredi için aylık taksitler 90 bin liraya kadar çıkabiliyor. Bu durum, “kira öder gibi ev sahibi olmak” fikrini günümüz şartlarında ulaşılması zor bir hedef haline getiriyor.
Yabancılara yapılan konut satışlarında Kasım ayında geçen yılın aynı dönemine göre %18,2 oranında bir azalma görüldü. Bu durum, vatandaşlık ve ikamet izni düzenlemelerindeki değişikliklerle doğrudan ilişkili. Özellikle vatandaşlık almak için gerekli yatırım miktarının 250.000 dolardan 400.000 dolara çıkarılması ve ikamet izni için gerekli asgari yatırım tutarının artırılması, yabancı alıcıların talebini azalttı. Ancak yine de İstanbul, Antalya ve Mersin gibi bölgeler, yabancı yatırımcılar için cazip olmayı sürdürüyor.
Gayrimenkul piyasasındaki bir diğer önemli faktör, nüfus artışı ve göç hareketleri. Türkiye, hem iç göç hem de yabancı göçmenler nedeniyle konut ihtiyacının giderek arttığı bir ülke. Özellikle kentleşme oranlarının yükselmesi ve köyden kente göç hareketlerinin devam etmesi, piyasa üzerinde ciddi bir arz baskısı yaratıyor. Ancak yeni konut üretimindeki yavaşlama, bu ihtiyaca cevap vermeyi zorlaştırıyor.
2025 yılı yaklaşırken, gayrimenkul piyasasında fiyatların nasıl şekilleneceği merak konusu. Uzmanlara göre, piyasadaki fiyat dinamiklerini belirleyecek ana faktörler şunlar olacak: